
Yılbaşı gecesi korku filmi izlemek ne denli doğru bir tercih tartışılır. Hele ki When Harry Met Sally/Harry Sally ile Tanışınca ve Before Sunrise/Gün Doğmadan gibi gayet 'şeker şurup' alternatifler de varsa... Ama sonra ne oldu? Kanıma girildi ve evvelden methini pek duyduğum bu korku filmini izlemeye karar verdik. Film çoğu korku filmi gibi 'siz gülün gülün ama sonradan böyle gülemeyeceksiniz nihaha' formunda başladı. Filmin süresi olan 80 dakika boyunca da; arada gözlerini kapatanlar, filmdeki gergin atmosferi dağıtmak için konuşmalarla mevzuyu sulandırıp rahatlamaya çalışanlar, içten içe korkup dışarıya belli etmemek uğruna mutfağa gidiyorum, bir şeyler alıcam bahanesine sığınanlar oldu. Ancak yine de, fena halde konsantre vaziyette seyrettim ben [Rec]/Ölüm Çığlığı'nı. Her detayını, her planını aklıma naklettim ve izlerken de keyif aldım. Ancak hiç korkmadım. Kabul, hafiften tırstırıcı bir etki yarattı; ama korku filmi izleme kültüründen gelen alışkanlıkla yapım hilelerini ya da olay örgüsünü tahmin edebilmeniz filmin gücünü epey azaltıyor. Yalnız bu postun ilk paragrafı da megalomani sınırlarını epey zorladı, o da ayrı bir kabul.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder